Yorum: Steelheart | Brandon Sanderson

''Düşmanının zayıf tarafı,senin en güçlü silahın.''

Kitap:SteelHeart

Yazar:Brandon Sanderson

Yayınevi:DEX

Sayfa Sayısı:465

Tür:Fantastik

Puan:5+/5

Dünyanın üstüne çöken felaketin gökyüzünde belirmesinin üzerinden on yıl geçmişti. Sıradan insanlar değişmeye başlamış, süperkahramanları andıran Epiklere dönüşmüşlerdi. Ama Epikler halkın dostu değildiler. O muhteşem yeteneklerini, güç için kullanıp insanları sömürüyorlardı.
Kimse Epiklerle savaşamazdı… Asiler hariç. Asiler bir grup sıradan insandı ve hayatlarını Epiklerin zayıf noktalarını bulup onları yok etmeye adamışlardı. David Asilere katılmak istiyordu. Çünkü Steelheartı istiyordu: yıllar önce babasını öldüren yenilmez Epiki. Bunu uzun zamandır beklemiş, planlar yapmış, dünya üzerindeki tüm Epiklerle ilgili bilgi toplamıştı.
Şimdi harekete geçme zamanıydı. İntikam zamanı...

-Yorum-

İlk bölümünü okuyupta "Oh my god" dediğim sayılı kitaplardan birisi sanırım Steelheart.Öyle güzel başladı ki soluksuz okudum ilk bölümü.Tam film tadında aksiyon dolu harika bir başlangıçtı.Dex Yayınlarının okuduğum en iyi kitabı diyebilirim rahatlıkla.Kitap ana karakter olan 18 yaşındaki David'in 10 yıl önce yaşanan bir olayı hatırlamasıyla başlıyor. 10 yıl önce David ve babası yaşadıkları şehrin bankasına gelirler. Her şey normal bir şekilde ilerliyordu. Sıradan bir gün sıradan bir banka. Ama daha sonra bankaya gelen bir adam ile her şey değişti. Bu adam insanların Epik dedikleri özel yetenekleri olan süper kahramanlardandı. Deathpoint adındaki bu epikte tüm diğerleri gibi yeteneklerini kendisi için kullanıp insanları öldürüyordu.Ama Deathpoint'ten ve tüm diğer epiklerden daha güçlü birisi daha vardı. Steelheart. Kimse onun karşısında durmaya cesaret edemiyordu.Ama ne var ki o da diğerleri gibiydi,kendi hükmünü sürdürmek için güçlerini kullanıyordu.

Deathpoint ve Steelheart!

O gün bankada ölen onlarca insanın arasında David'in babası da vardı. İşte o günden sonra David hiçbir epikin iyi olamayacağını anladı ve intikam almak için Steelheart'ı öldürmeye yemin etti. Çünkü onun zayıf bir tarafını görmüştü. Her epik yenilmez gibi olsa da her birinin zayıf bir tarafı vardı. Şimde ise David Steelheart'ın bu zayıf tarafının farkında.David,Steelheart'ı bir kez yaralanırken görmüştü.Ve bunu bir daha görecekti.10 yıllık araştırmanın ardından David epikler hakkında oldukça fazla bilgiye sahip oldu. Birde epiklere karşı savaşan,dünyanın onların hakimiyetiyle değilde adaletle yönetilmesini savunan herhangi bir gücü olmayanlar insanlar vardı.Asiler. Yıllardır Asilerin arasına girmeye,onlar gibi Epiklere karşı savaşmaya çalışan David sonunda bunun bir yolunu buluyor ve artık Asiler ile çalışıyor. Artık Steelheart'ı öldürmek için planını uygulayabilir.

Her şeyin başladığı an.

Konunun dışında ben yaratılan dünyayı çok sevdim. Yaşanılan yer oldukça karanlık ve kötülüğün kol gezdiği,iyi betimlemelerle anlatılan bir yer.Ayrıca kitapta tempo hiç düşmedi desem yalan olmaz. Her bölümü bir aksiyon filmini izler gibi okudum.David'in ekiple birlikte uyum içinde çalışması ve yeri geldiğinde komedi unsurunun da kullanılması kitaba ayrı bir hava katmıştı.Ayrıca neden bilmiyorum ama ben kitap anlatılan her birinin özel gücü olan Epikleri,X-men filmindeki karakterlere benzettim. Orada da her karakterin sadece kendine ait özel güçleri vardı. Tabi bu unsur kitabı okurken beni rahatsız etmedi aksine daha da keyif alarak okudum kitabı.

Bir de kitabın sonunda öyle bir olay oldu ki -merak etmeyin spoiler vermeyeceğim- bu olay karşında çok şaşırdım. Hiç beklemediğim bir yerden geldi ve kitaba daha da bir ilgi ile devam ettim.Kitap harika bir son ile kendine yakışır bir şekilde final yaptı.Tahmin edemediğim olaylar oldu.Devam kitabını sabırsızlıkla bekliyorum.Ve umarım bir gün Steelheart da beyaz perdeye uyarlanan bir kitap olur.Çünkü konusu buna çok uygun.Okuduğum sahneleri beyaz perdede görmek isterim :D Şimdilik bu kadar.

"Sorun,her gün karanlığın içinde yaşarken,güneş ışığının olduğu bir dünyayı hatırlamanın zorluğuydu. "