Çünkü "izlediğim yere kadar" anime bana biraz sıradan ve internette okuduklarıma nazaran biraz abartılmış gibi gelmişti. O yüzden çok fazla izleyesim gelmemişti, ama bitirmekte kararlıydım. Çünkü yorumlara bakarken birkaç kişinin de animenin biraz durağan ilerlediğini ama son iki bölümün, özellikle final bölümünün çok iyi olduğunu, hatta sezonun en iyi bölümü olduğunu söylediklerini okumuştum. Ben de bugün son iki bölümü izledim, ve iyi ki de izlemişim. Dedikleri kadar varmış son iki bölüm. O yüzden artık üzerimdeki pişmanlık kalktı diyebilirim :D
Biraz animenin konusundan bahsedecek olursam; Tokyo da bir korku hikayesi başlamıştır. İnsanları yiyen gizemli hortlakların varlığı hakkında insanlar endişelenmektedir. Tek besin kaynakları insanlar olan bu hortlaklar yani Ghoullar, normal insan görünümündedirler ama insanlar gibi yemek yiyemektedirler. Sadece insan eti ile doymaktadırlar. Animenin ana karakteri olan Kaneki ise bir gün hoşlandığı kızı evine bırakırken bir ghoul tarafından saldırıya uğrar ve ölümcül yaralar alır. Ama şanslıdır ki son anda kurtulur ve gözlerini hastanede açar. Daha sonra ise kendisinde bir sorun olduğunu anlamaya başlar. Daha önce yediği hiçbir yemeği yiyememekte ve sürekli insan eti istemektedir. Çünkü yaşadığı saldırıdan sonra kendisini öldürmeye çalışan ghoulun organları ameliyat sırasında Kaneki'ye nakledilmiştir.Yani artık Kaneki'nin içinde insanlık tarafı olduğu gibi bir de ghoul tarafı belirmiştir.
Bununla birlikte de Kaneki'nin ilerleyen bölümlerde ghoullar arasında önemli bir yere geldiğini görüyoruz. Çünkü o diğer ghoulların aksine tek gözü kırmızı olan ya da tek gözlü ghoul olarak bilinen birisi oluyor ve bu sayede de kendine karşı ister istemez güçlü düşmanlar ediniyor. Animenin ana teması bu şekilde, yalnız biraz ağır ilerleyen bir konusu vardı bana göre. Çünkü ben en azından ilk sezonun ilk yarısında bazı şeylerin açıklığa kavuşacağını ve biraz daha hareketlenme olacağını beklerken anime hala aynı tempoda, bazen daha da bir yavaş ilerlemeye devam etti. O yüzden buralarda sıkıldığımı itiraf ediyorum.
Bahsetmek istediğim diğer bir şey de animede önemli bir yere sahip olan Kaguneler. Kagune denilen şey her ghoul için farklı bir yapıda ve şekilde olan ve vücutlarından çıkan bir nevi savaş silahları. Animeyi izlerken birçok farklı kagune görüyoruz ve bunlar için de benim en çok hoşuma gidenler sanırım Kaneki ve Touka-san'ın erkek kardeşi olan Ayato'nun kagunesi oldu. İkisi de oldukça havalıydı bence :D
Dediğim gibi yavaş ilerleyen bir animeydi. Ama iyi ki o son iki bölümü izlemişim. Beklediğim aksiyon ve istediğim Kaneki ile sonunda karşılaştım. Kaneki, animenin başından sonuna kadar sessiz ve narin bir karakterdi. Yani sağlam ve güçlü bir yapısı yoktu. Ama son bölümde o beklediğim sahne gelince işte dedim, geç oldu ama güç olmadı. Benim istediğim Kaneki işte tam olarak bu! Tam bir sayko, psikopat bir karaktere dönüştü ki zaten onca şeyden sonra da böyle olması gerekiyordu. (Bu onca şeyin ne olduğunu söylemeyeceğim, en önemli nokta burası çünkü.) Bir de o saçlar beyazlayıp gözü kızarınca tam kıvamında oldu diyebilirim :D Kaneki'yi bu görünüşü ile ikinci sezonda maskesi ile birlikte görmek için sabırsızlanıyorum desem yalan olmaz. :D
Animenin ikinci sezonu da sanırım dün başladı. İlk bölüm yayınlanmış, hatta ben de bu yorumu yazarken bir yandan bölümü indiriyorum :D Bildiğiniz gibi animeler genel olarak manga üzerinden devam ediyor, ama Tokyo Ghoul'un ilk sezonu bittikten sonra yeni sezonun manga ile bağlantısız ilerleyeceği söylenmiş, ben bunu bilmiyordum gerçi bilsem de bir şey değişmezdi benim için. Çünkü mangasını takip etmiyorum. Manga okumayı çok istiyorum ama henüz başaramadım bunu, umarım yakında hangisi olursa olsun ilk mangama başlayabilirim.
(İlk sezonun açılış müziği. İkinci sezonunki de yayınlandı ama ben onu çok sevemedim. Fazla durgundu, en iyisi bu :D)
O son bölüm!!!!!! Ne kadar Tokyo Ghoul yazısı gördüysem altına bunu yazdım sanırım :D Gelmiş geçmiş en sorunlu son bölümdü kendisi :D
YanıtlaSil2.sezonun neden mangaya sadık olmadığı konusu ise can sıkıcı olacak. Sezon 1'de bile birebir gitmiyordu her şey. Üstelik tamamlanmış bir mangaya sahipken neden bu kararı almışlar anlamıyorum. Şimdilik 2. sezon güzel başladı. Devamını muhtemelen ya biriktirip izleyeceğim ya da spoiler korkusundan haftalık gideceğim :3 Senin de az da olsa beğenmene sevindim :D
Evetttt, kesinlikle en ilginç bölümdü bence de son bölüm! Korkup sesi kıstığım sahneler bile oldu :D Ben de ikinci sezona bugün başlayacağım sanırım, bu sezondan aksiyon açısından biraz daha umutluyum.
SilManga ise dediğim gibi hiç okumadım, aslında Tokyo Ghoul ile başlamak iyi olabilir, satın alabileceğim bir site ya da internet üzerinden okuyabileceğim bir yer var mı acaba? Son olarak yorumun için teşekkür ederim :)
Eğer Tokyo Ghoul'u türkçesini arıyorsan çeviren bir grup ya da yayınevi yok bildiğim kadarıyla. Ama ingilizce arıyorsan mangafox.com diye bir site var. Güncel mangaların çoğu orada bir grup insan tarafından beleşe çevriliyor :) Eski bir manga okuyucusu olarak sana tavsiyem manga okumaya Tokyo Ghoul ile başlamaman. Çok sevdiğin bir seri ya da daha az karmaşık çizimli bir seri bul ve onunla başla. Yoksa ilk denemende sonsuza kadar manga okumayı bırakabilirsin :D Gerçi belli de olmaz şimdi.
YanıtlaSilHmm anladım, aslında dün Tokyo Ghoul için türkçe çevirinin olduğu bir manga app'i bulmuştum ama çok sevdiğin ve basit çizimli bir tanesi daha iyi olur diyorsan öyle yapsam daha iyi olacak sanırım. Teşekkür ederim :)
Sil